En son el işçiliğiyle üretilen ilk "Türk" arabalarından günümüze kalmayı başaran;
"Devrim" i görmüştük..
Şimdi de sıra Havacılık Müzesinde..
İstanbul 'da burnumuzun dibindeki Havacılık Müzesi'ne yıllardır gitmeyi beceremesem de,
bunu Eskişehir turumuzda başardık :))) Fena olmadı ama pek de tatmin edici değildi maalesef..
Sadece açık hava müzesini görebildik.Kapalı kısımlar uzun süredir tadilattaymış..
Artık o kısmı da Yeşilyurt'taki müzeye saklayalım..Yapacak birşey yok!:)
Sonra serbest birkaç saatimizde,önce buraya uğradık...
Ben hiç sevmem ama boza sevenler çoğunluktaymış :)
Ama bildiğimiz Vefa Bozacısının aksine,bulgur suyundan değil,mısırdan yapıyorlarmış..
Ayrıca üzerine leblebi de serpiştirimiyorlar,sadece tarçın!
Tadına bakanlar beğendi...Ama ben yine bitiremedim;p
Sonra da buraya..
Lületaşından elde oyularak üretilen bu enteresan pipolardan aldık! :)
Otelimize doğru yol almadan soluklandığımız son nokta..
Porsuk çayını gündüz gözüyle görmüştük!Işıl ışıl haline son bir bakışla,ertesi gün tekne gezisinde tekrar buluşmak üzere vedalaşıyoruz..
Bozayı ben de hiç sevmem Burcu'cum :) ama merak ettim bu değişik bozanın tadını doğrusu. Eskişehir için küçük Venedik diye duydum, öğrencilerle modernleşen bu şehri çok merak ediyorum ne güzel gezmişsiniz çok imrendim size :)
YanıtlaSilArmani Jeans çanta giveaway'imize katılmak için aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz ;)
BeTwin Us